Sayın Cumhurbaşkanım,
Bu mektubu, ülkenin selameti için kalem oynatan, milletin menfaatini önceleyen bir gazetecinin haksız yere tutuklanması karşısında, vicdan sahibi herkes adına kaleme alıyorum.
Bugün, doğruları söylemenin, devletin ali menfaatlerini koruma arzusunun bedeli, bir tweet yüzünden tutuklanmak oldu. Hâlbuki gazetecilik, sadece bir meslek değil, halkın gözü, kulağı ve vicdanıdır. Peki, vicdan konuştuğunda onu susturmak, adalet midir?
Sayın Cumhurbaşkanım,
Enver Çevik ve Kemal Akkaya, borsada oynanan büyük oyunun baş aktörleridir. Sermaye piyasalarının namusunu zedeleyen, milletin alın teriyle kurduğu düzeni, manipülasyonlarla kendi servetlerine hizmet ettiren bu isimlerin elleri temiz midir? Yoksa, birilerini zengin etmek için alın terini, umutları ve güveni mi istismar etmektedirler?
Batuhan Mumcu, bakan yardımcısı sıfatıyla hangi iradenin hizmetindedir? Bürokrat unvanı, devlet şuuruyla hareket etmeyi gerektirirken, bu makamın zırhı altında hangi kararların altına imza atılmıştır? Devletin gücünü ödünç alıp, milletin aleyhine kullananların varlığı, sizin adalet anlayışınıza yakışır mı?
Mehmet Emin Birpınar, hangi hesapların içindedir? Bürokratik koltukları bir gölge oyunu gibi oynayanlar, asıl niyetlerini perde arkasında mı saklıyor? Kamu kaynaklarını yöneten bir bürokrat, millete mi yoksa belli sermaye çevrelerine mi hizmet etmektedir?
Emlak Bankası Yönetim Kurulu Başkanı, bu ülkenin gayrimenkul ve finans sistemini yöneten bir makamda otururken, hangi kararlarla kimleri zengin etmiş, kimleri mağdur etmiştir?
Sayın Cumhurbaşkanım,
Görülüyor ki, bu isimler devletin kılıcını ödünç almış, adaletin keskin tarafını kendi çıkarlarını korumak için kullanmıştır. Fakat o kılıç bir gün körelirse, vebali büyük olur. Bugün o kılıcı elinde tutanların, onu kimin adına salladığına dikkat edilmelidir. Yoksa, adalet terazisi bozulur ve halkın güveni telafisi mümkün olmayan şekilde sarsılır.
Siz, bu ülkenin en yüksek makamında oturan kişi olarak, milletin adalet beklentisine kulak vermelisiniz. Bugün bir gazeteci, gerçekleri söylediği için susturuluyorsa, yarın bu suskunluk tüm ülkeye sirayet edecektir. Adalet, güçlü olanın değil, haklı olanın yanında olmalıdır!
Sayın Cumhurbaşkanım,
Bu ülkede adalet, bir silah değil, bir sığınak olmalıdır.
Bugün bu adaletsizlik düzeltilmezse, yarın bu vebalin altında kimse kalkamaz.
Ve unutulmasın: Hakikatin üstü örtüldüğünde, karanlık büyür. Sizden adaletin tecelli etmesini bekliyoruz sayın Cumhurbaşkanım;
Çünkü adalet, sadece güçlüler için değil, haklılar için de var olmalıdır!
Kalın Sağlıcakla…