ŞEYTAN UYUYA KALDI BİR GÜN.
RÜZGAR SERT ESTİ.
ÜÇ TÜY DÜŞTÜ ŞEYTANDAN.
BİRİSİ PARAYA YAPIŞTI, DİĞERİ MEVKİYE, ÖTEKİ DE İHTİRASA.
VE O GÜNDEM SONRA ŞEYTAN HİÇBİR İŞ YAPMADI.
DOSTOYEVSKİ.
Evet dostlar maalesef günümüzde insan o kadar şeytanlaştı ki şeytanın artık gerçekten bir şey yapmasına gerek kalmadı. Hatta insan oğluna bakınca bu şeytanlaşmış insanların yaptıklarını ben bile akıl edemezdim diye düşünüyordur herhalde!!!
Babamın bir arkadaşı vardı. Kadim dostum diye tanıtmıştı bize. Hatta saygıda kusur etmeyin diye de bizimle beraber olan arkadaşlara ve bize defalarca tembih ettiğine şahit olmuşumdur. Babamın o zamanlar başı sık sık belaya girerdi ve bana hep derdi ki darda kalırsan o dostuma git. Ancak gel zaman git zaman babamın bu kadim dostum! dediği arkadaşının! ilk kazık attığı kişi babam oldu. Hal bu ki, 1991 de Bursa’ya geldiğinde babamın onun için neler yaptığını bizi tanıyan herkes bilir. Hatta o kadar ki gece evimize gelip “Ankara’ya gideceğim, yakıt param yok” diye defalarca kapımıza geldiğini hatırlarım. (Ankara maceraları daha o zamanlar başlamıştı) Hatta evimizde ve iş yerimizde kurulan sofraların baş köşesinde oturur özellikle kuru fasülye piştiği günler annem tarafından bizzat aranarak davet edilirdi.
Bu arkadaşı tanıyanlar çok iyi bilir ki adam kullanmasını en iyi becerenlerden biridir. Kedi gibi de hep dört ayak üstüne düşer. Bir adamla işi varsa ya da karşısında ki insanın gücüne çevresine ihtiyacı varsa her türlü taklayı atar. Ancak işi bittiğin de selamı sabahı keser. O kadar kurnaz ve teşkilatçıdır ki elinizi verseniz kolunuzu alamazsınız. Etrafına topladığı bir takım insanları ALLAH, din, vatan, davadiye bir örgütler ki sanırsınız rahmetli Metin Yüksel mezardan kalkmış! Hatta o kadar kurnazdır ki geçmişte genel başkanı olan şahsiyet bu kişiyi görmek istemediğini defalarca ifade etmesine rağmen Bursa’da açacakları bir takım vakıf ve derneklerin temsiliyetini bile ali cengiz oyunları ile bu vatandaşın şürakasına teslim etmiştir . Mehmet Güney’in kulakları çınlasın. Hal bu ki bu arkadaşın martavallarına inanan arkadaşlar, biraz araştırıp soruştursalar bu arkadaşın 91 de neden İstanbul’dan tecrit edilerek Bursa’ya yerleşmek zorunda kaldığını anlayabilirlerdi ve bu vatandaşın ne kadarpragmatist biri olduğunu görürlerdi.
Loading...
Loading...
Biz bu arkadaşın neler yaptığını deşifre etmeğe bundan sonra ki yazılarımızda devam edeceğiz öyle bir iki yazıyla bitecek gibi değil. Ama şimdilik bu arkadaşa diyoruz ki yazının başında ki şeytandan düşen tüylerinin hepsinin sana yapıştığını biliyoruz. Artık deşifre oldun. Sana tavsiyemiz Fetö’cü Ülker’e kestiğin faturaların keyfini çıkar.
Artık koruman kalmadı bilesin.
Anladın sen onu…
Kalın Sağlıcakla ...