DOLAR

32,4504$% -0.15

EURO

34,8290% -0.66

STERLİN

40,7959£% -0.56

GRAM ALTIN

2.441,26%0,23

ÇEYREK ALTIN

4.048,00%0,02

BİTCOİN

2048502฿%-2.10525

Öğle Vakti a 13:07
İstanbul AÇIK 16°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
  • Bursasancak
  • Sağlık
  • Diyabet kadınlarda kalp hastalıkları riskini 3 ile 7 kat arası artırıyor

Diyabet kadınlarda kalp hastalıkları riskini 3 ile 7 kat arası artırıyor

Uzmanı Doç. Dr. Ayça Türer Cabbar, kadın hastalarda diyabetin kalp damar hastalıkları oranını üç ila yedi kat artırdığını söyleyerek “Buna karşın, diyabetli erkeklerin yalnızca iki ila üç kat artan kalp damar hastalıkları riski vardır.” dedi.

Kardiyovasküler hastalıklar açısından cinsiyetler arasında farklılık olsa da risk faktörlerinin her iki cinsiyette de etkili olduğunu belirten Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ayça Türer Cabbardiyabet, obezite, hipertansiyon gibi risk faktörlerini cinsiyetler açısından değerlendirdi.

“Diyabet kadınlarda kalp hastalıkları riskini 3-7 kat artırıyor”

Kadınların % 13’ü kalp damar hastalıklarını kişisel bir risk olarak tanımlıyor

Kalp damar hastalıklarının, Amerika Birleşik Devletleri’nde ve çoğu gelişmiş ülkelerde kadınların en sık yaşam kaybı nedenlerinden biri olduğunu ve her dört kadından birinin de hayatına mal olduğunu ifade eden Doç. Dr. Cabbar, riskin bu denli yoğun olmasına karşın bu konuda yeterli bilinç düzeyinin oluşamadığına işaret etti. Amerikan Kalp Birliği (AHA) ve diğer kuruluşların agresif kampanyalarına rağmen, yapılan bir anket çalışması verilerinin de bunu net olarak ortaya koyduğunu söyleyen Cabbar, “Anketi katılan kadınların sadece yüzde 54’ü, kadınlar için önde gelen yaşam kaybı nedeni olarak kalp damar hastalıklarını öne sürdü. Bunun yanında ankete katılan kadınların sadece yüzde 13’ü kalp damar hastalıklarını kişisel bir risk olarak tanımladı” diye konuştu.

Diyabet özellikle 60 yaşından sonra kadınları erkeklerden daha çok etkiliyor

Kalp hastalıkları açısından önemli bir risk faktörünü oluşturan diyabetin özellikle 60 yaşından sonra kadınları erkeklerden daha çok etkilediğini ifade eden Doç. Dr. Cabbar, kadın hastalarda diyabetin kalp damar hastalıkları oranını üç ila yedi kat artırdığını söyleyerek “Buna karşın, diyabetli erkeklerin yalnızca iki ila üç kat artan kalp damar hastalıkları riski vardır. Diyabet ayrıca kalp yetmezliğinin gelişimi ile de ilişkilidir” ifadelerini kullandı.

Hipertansiyonla ilgili kalp hastalıkları yaşla birlikte artıyor

65 yaş üstü kadınlarda hipertansiyon oranının erkeklerden daha yüksek olduğunu söyleyen Doç. Dr. Cabbar, 65-74 yaş arası kadınların yüzde 73’ünden fazlasının hipertansiyon tanısı aldığı söyledi. Bir kadının fazla kilolu olmasının, ailede hipertansiyon geçmişinin varlığı veya menopoz sonrası olması durumunda hipertansiyon gelişme riskini artırdığını söyleyen Doç. Dr. Cabbar, “Hipertansiyon olan kadınlarda hem kalp damar hastalıkları hem de kalp yetmezliği riski hipertansiyon olan erkeklerden daha yüksektir. Çoğu çalışma tedavinin bu riski azalttığını gösterse de hipertansiyon ile ilişkili kalp damar hastalıkları için bu risk yaşla birlikte hızla artmaktadır” dedi.

Menopoz kan yağlarını etkiliyor

Kalp hastalıkları açısından önemli bir faktör olan lipit yani kan yağlarının menopozdan etkilendiğine dikkat çeken Doç. Dr. Cabbar, “Menopoz öncesi kadınların aynı yaştaki erkeklere göre düşük yoğunluklu lipoprotein kolesterol (LDL-K) düzeyleri yani kötü kolesterol seviyeleri ve yüksek yoğunluklu lipoprotein kolesterol (HDL-K) yani iyi kolesterol seviyeleri daha yüksektir. Kadınlar yaşlandıkça LDL-K artar, HDL-K azalır ve trigliseritler artar” diye konuştu.

Sigara kullanımı kadınlarda kalp krizi riskini 6-9 kat artırıyor

Kalp hastalıkları açısından en önemli önlenebilir risk faktörü olan sigaranın diğer risk faktörlerinden daha fazla kalp damar hastalığına bağlı yaşam kaybına neden olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Cabbar, kadınlarda sigara içmenin aynı zamanda anti-östrojen etkiye sahip olduğunu ve lipid seviyelerinde olumsuz değişiklikler meydana getirdiğine işaret etti. Sigara içen kadınlarda kullanmayanlara göre kalp krizi riskini altı ila dokuz kat arttığına belirten Cabbar, “Aslında, sigara içme riski, içmeyen bir kadından yaklaşık 42 kilogram daha fazla kilolu olma riskine eşittir. Bununla birlikte, sigarayı bırakmakla risk 1 yıl sonra yarı yarıya azalır ve nihayetinde sigara içmeyenlerin riskine geri döner” ifadelerini kullandı.

Vücut kitle indeksiyle birlikte kalp hastalıklarına bağlı yaşam kaybı riski artıyor

Amerikalı kadınların yüzde 30’undan fazlasının obez olduğunu ve bu rakamın tırmanmaya devam ettiğini hatırlatan Doç. Dr. Cabbar, “Kadınlarda obezite ve vücut yağ dağılımı (yani abdominal yerleşim) kalp damar hastalıkları için bağımsız risk faktörleridir. Vücut kitle indeksiyle birlikte yaşam kaybı riski de artmaktadır” dedi.

Kalp hastalıkları açısından menopoz kadın için dönüm noktası

Menopoz sonrası kadınların muhtemelen östrojen seviyelerindeki hızlı düşüş nedeniyle obezite, hipertansiyon ve hiperlipidemi gibi daha fazla kalp damar hastalıkları risk faktörlerine sahip olduğunu söyleyen Doç. Dr. Cabbar, sözlerine şöyle devam etti:

“Kadınlarda iskemik sendromu değerlendirme çalışmasının bir parçası olarak, genç kadınlarda östrojen eksikliğinin 7,4 kat artmış risk ile kalp damar hastalıkları için güçlü bir risk faktörü olarak gösterildi. Menopoz öncesi kadınlarda görülen kalp damar hastalıklarından korunma nedeniyle, menopoz sonrası kadınlarda, gözlemsel çalışmalardan elde edilen verilerden kaynaklanan kalp damar hastalıklarını önlemek için hormon replasman tedavisi (HRT) kullanımına yönelik erken bir coşku vardı. Bununla birlikte, son yıllarda yapılan birçok çalışma, HRT ile kalp damar hastalıkları için artmış risk bulunduğuna dair kanıtlar göstermiştir, öyle ki artık kalp damar hastalıklarının birincil veya ikincil önlenmesi için önerilmemektedir.”

Hareket arttıkça kalp hastalığı riski azalıyor

Kadınların yaşlandıkça, fiziksel olarak erkeklere göre daha az aktif hale geldiklerini ifade eden Doç. Dr. Cabbar, “Bu durum da kilo alımına katkıda bulunur. Diyabet ve hipertansiyon gelişimine zemin hazırlar. Ek olarak, menopoz ile östrojen üretiminin kesilmesiyle birlikte karın yağları artar bu da kalp damar hastalıkları riskini artırır. Bununla birlikte aktivite düzeyi ile kalp damar olaylarının görülme sıklığı arasında güçlü bir ters ilişki vardır” diye konuştu.

Geleneksel risk faktörlerinin, kadınlarda kalp damar hastalıkları riskini olduğundan az gösterdiğini bilindiğini söyleyen Doç. Dr. Cabbar, bu ve diğer nedenlerden dolayı, araştırmaların bir kadının riskini daha iyi tanımlayabilen diğer yeni belirteçleri belirlemeye odaklandığını da sözlerini ekledi.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Sahurda kavurma kızartma sucuk yemeyin

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.