AK Parti’de İhanet mi Var? Bursa Seçimleri Bir Pazarlığın Sonucu mu?
31 Mart yerel seçimlerinin ardından, özellikle Bursa özelinde gündeme gelen iddialar AK Parti içinde derin bir kırılmayı ve potansiyel bir iç hesaplaşmayı işaret ediyor. Kulislerde konuşulanlara göre, AK Parti’nin uzun yıllar boyunca güçlü olduğu Bursa Büyükşehir Belediyesi, bu seçimde CHP’li Mustafa Bozbey’e bilerek ve planlı bir şekilde bırakıldı. Bu sürecin arkasında ise çarpıcı bir isim yer alıyor: Eski bakan ve mevcut AK Parti milletvekili Faruk Çelik.
İddialara göre, Faruk Çelik ile Mustafa Bozbey arasında yıllara dayanan ortaklıklar, iş ilişkileri ve yürütülen projeler bulunuyor. Bu ilişkilerin temelinde, Bursa’daki yüksek rantlı imar planları ve inşaat projeleri olduğu öne sürülüyor. Faruk Çelik’in, bu projelerin önünü açmak ve engellere takılmadan ilerletebilmek adına Bozbey’in seçilmesini tercih ettiği, bunun için de perde arkasından aktif bir şekilde çalıştığı iddia ediliyor.
Bu süreçte, Bozbey’in geçmişte hakkında açılmış olan bazı soruşturmaların ve davaların da Faruk Çelik’in siyasi nüfuzu sayesinde kapatıldığı, yargı sürecinin etkili biçimde yönlendirildiği dile getiriliyor. Ancak işin daha dikkat çekici yanı, yalnızca Bozbey’e değil, bizzat Faruk Çelik’in kendi adıyla anılan bazı dosyaların da sessiz sedasız kapandığı yönündeki iddialar.
Bazı kaynaklar, Faruk Çelik’in geçmişte bakanlık yaptığı dönemlere ait yolsuzluk iddiaları, imar bağlantılı usulsüzlük dosyaları ve görevini kötüye kullanmaya dair bazı soruşturmaların üzerinin örtüldüğünü; bu sayede hem kendi konumunu hem de yürüttüğü iş ilişkilerini koruma altına aldığını öne sürüyor.
Tüm bu gelişmeler, AK Parti tabanında ve teşkilatlarında büyük rahatsızlık yaratmış durumda. Partinin özverili tabanı ve birçok ilçe yöneticisi, seçimlerin kişisel çıkar hesaplarına alet edilmesini “açık bir ihanet” olarak değerlendiriyor. Özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yakın isimlerin, yaşananları detaylarıyla birlikte doğrudan Erdoğan’a aktardığı belirtiliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu iddialar karşısında nasıl bir tavır alacağı merak konusu olurken, AK Parti’nin içinde, seçim yenilgisiyle birlikte bir temizlik sürecine mi girileceği, yoksa bu meselelerin üstünün örtülüp geçiştirileceği sorusu gündemdeki yerini koruyor.
Eğer iddialar gerçekse, Bursa seçimi yalnızca bir belediye kaybı değil, parti içinde kişisel menfaatlerin, dava sadakatinin önüne geçtiği ve siyasi ahlakın derinden sarsıldığı tarihi bir kırılma noktası olarak kayıtlara geçecek.
